Uzun Yaşamın Sırları

/ / Published in Uncategorized
  • Diyetimiz vücudumuzu genç tutan veya yaşlandıran en etkili faktörlerden biridir. Besin piramidi, uzun, sağlıklı ve verimli bir yaşam sürmek için de çok etkilidir. Bir başka sırrı da uzun süre yaşama istekleridir. Yaşamlarını bir amaç doğrultusunda yaşayan bu insanlar; Hastalık riskinden uzak durmak, mutluluk, beslenme ve fiziksel aktivite önceliklidir.
  • Fiziksel ve zihinsel olarak sağlıklı kalmak, mizah duygusu, kültürel aktivite, sağlıklı beslenme ve dengeli bir yaşamın birleşimidir. Günümüzde, sağlık teknolojileri ve koruyucu ilaç uygulamaları 100 yıllık sağlıklı bir yaşa ulaşmak için artık bir hayal değil. Daha uzun yaşamanın sırrı genetik özelliklerimize bağlı olmasına rağmen, yaşam tarzımız ve alışkanlıklarımız hayatta kalmamızı ve yaşam kalitemizi önemli ölçüde etkilemektedir.
  • Kazalardan uzak durun ve maruz kalmamaya dikkat edin. Ne yazık ki, kazalar ölüme veya fiziksel hasara neden olabilir. Kaygan zeminler, sürgülü paspaslar, yaşam ortamında düşmeye neden olabilecek mobilya ortamları düşme ve çarpma riskini arttırır. Kazaları önlemek için ev ve çevre kurulmalı ve riski en aza indirgemek için bazı basit önlemler alınmalıdır. Trafik kazalarından kaçınmak için bir kez daha gerekli tüm önlemler alınmalıdır.
  • Psikolojik anlamda sakin bir hayat sürmeye çalışın. Bu nedenle, çözülemeyen problemlerle kendimizi aşağı atmak yerine, onları kabul etmeyi ve onlarla yaşamayı öğrenmek şu an için huzur sağlar, o anda kalır ve hayatı kolaylaştırır. Bu sorunlar çözülmese bile, genel olarak mutsuzluk ve mutluluğu kabul etmek, iyi ve kötüyü kabul etmek, ruhsal rahatlama sağlar ve uzun ve sağlıklı bir yaşam vaat eder.
  • Hareketli olmaya çalışın. Her yaştan ve insan için spor yapmak mümkündür. Germe egzersizleri, yürüyüş, direnç egzersizleri, yüzme, yoga, sabahları dans, vücut ve kasları formda tutabilir ve zevk ve mutluluk sağlayabilir. Yaşlı bir kişinin düşme ve yorulma korkusuyla ölü bir yaşam sürmesi oldukça yanlıştır. Olası kazaların ve egzersizlerin önlenmesi, hayata sağlıklı yıllar katacaktır.
  • Dengeli ve Sağlıklı Beslenmek: Sağlıklı bir yaşam için, her yaşta, dengeli bir diyet ve kişinin ihtiyacına göre kilo kontrolü çok önemlidir. Özellikle yaşlılıkta bulunabilen protein-enerji yetersizliği büyük bir sağlık problemi olabilir. Beslenme alışkanlığı tamamen bireysel olmasına rağmen, yaşamı uzattığı gösterilen Akdeniz tipi bir diyet olmalıdır.
  • Yeterince su içmeye çalışın: Su hayattır. İçme suyu, sağlık ve uzun ömür için en basit sırlardan biridir. “Günde kaç bardak içiyorsun?” “2-3 bardak”, hedefin oldukça altında olan cevaptır. Canlılığı arttırmak, cildi ve diğer tüm organları beslemek için günde en az 1,5 litre su içirin. Sıcak iklimlerde ter kaybolacağından bu miktar arttırılmalıdır.
  • Sevdiklerinizle güzel zaman geçirin: Sevdiklerimizle birlikte olmak, acı ve tatlı olayları bir arada paylaşmak, dayanışma, mutlu ortamlar ve toplantılar oluşturmak sağlıkla mutlu ve mutlu yıllar geçirmenizi sağlar.
  • Zihinsel aktivite: Demansa karşı kendinizi korumak için, aklınızı aktif tutmak, gazete okumak, kitap okumak, günlük hayatta olmak ve interneti kullanmak önemlidir. Hastalığı önlemek için aşılarınızı düzenli yaptırın, hastalıktan sonra tedavi etmekten daha kolay ve daha ucuzdur. Tüm yaş grupları için önerilen aşılar vardır. Her zaman doktorunuz tarafından önerilen aşıları uygun zamanlarda almalısınız. Örneğin, grip ve zatürree gibi hastalıklar ölümcül olabilir. Bu nedenle, doktor tarafından önerilen aşılar çok önemlidir.
  • Düzenli Doktor Kontrolü: Semptomsuz hastalıkları tespit etmek ve gerekli önlemleri almak için doktor kontrolündeki düzenli kontroller yaşam beklentisi ve yaşam kalitesini arttırır.
  • Sigarasız yaşam sürün: Dumansız yaşam, hem sigara içenlere hem de çevrelerine nefes almak için güzel bir alan sağlar. Sigara içmek, kalp damar hastalıkları, akciğer hastalıkları ve kanser için kanıtlanmış en önemli risk faktörlerinden biridir ve yok edilebilecek bir risk faktörüdür.Yeşil çay için : Diyet ve Japon kültürünün ayrılmaz bir parçası. Muhtemelen diyetinizin uzun ömürlü olmasını sağlayan temel faktörlerden biridir. Çalışmalar yeşil çay tüketen kişilerin kalp-damar hastalıkları, diyabet ve çeşitli kanser türlerine (meme, baş ve boyun, kolorektal ve prostat) karşı korunduğunu göstermiştir.. Aksi takdirde, günde 5 bardak veya daha fazla tüketmek gerekir.
  • Balığı düzenli tüketin: Japonlar dünyadaki balık arzının büyük bir bölümünü tüketiyorlar. Kahvaltıda bile balık tercih ediyorlar. Balık tüketiminin birçok sağlık yararı vardır. Bir çalışma, haftada 1-2 kez 90 g yağlı balık tüketmenin kalp hastalıklarından ölme riskini% 36 azalttığını gösterdi. Diğer çalışmalar, düşük diyabet riski ve hatta kanser riskinin yanı sıra kalp hastalığının önlenmesini sağladığını göstermiştir.
  • Deniz Yosunu: Amerikan ve Japon beslenme arasındaki en büyük farklardan biri, Japon diyetinin yosun içermesidir. Japonlar günde 4-6 g alg kullanırlar. Yosun alginatlar içerir (alg türlerinin hücre duvarlarında şeker bileşikleri) ve mide boşalmasını geciktirerek iştahı bastırmaya yardımcı olur, böylece kilo vermek için kullanılabilir. Birçok çeşit alginik asit içerir. Bu jel benzeri madde, dondurma, puding, aromalı sütlü içecekler, hamur işi dolumları, çorbalar ve şuruplar gibi gıdalarda dengeleyici ve koyulaştırıcı olarak kullanılır. Yosun susam yağı, susam, tamari (soya sosu), kahverengi pirinç sirkesi, havuç, soğan, salatalık gibi yiyeceklerle denenebilir. Deniz yosunu sotelenip tost ve krem peynir ile tercih edilebilir.
  • Fermente gıdalar tüketin: Japonlar düzenli olarak fermente edilmiş yiyecekler tüketiyor. Baharatlar, sebzeler, soya fasulyesi ve hatta deniz ürünleri fermentedir ve Japon diyetinin bir parçasıdır. Fermente gıdalar faydalı bakteri, maya ve besin maddesi içerir. Örneğin, Natto (fermente edilmiş soya bazlı gıdalar) zengin bir K2 vitamini kaynağıdır. K2 Vitamini, geleneksel bir Amerikan diyetinde bulunması zor bir vitamindir.
  • K2 Vitamini: bakteriler tarafından üretilir ve peynir, az miktarda süt ürünleri ve yumurta sarısı gibi fermente gıdalarda bulunur. Kandaki arteriyel kalsifikasyona (arterlerde kalsiyum birikmesi, kalsifikasyon) ve hatta kansere karşı yüksek oranda K2 vitamini sağlar. Bir çalışmada, yüksek miktarlarda K2 tüketen bireylerde ileri prostat kanserinde% 63’lük bir azalma kaydedilmiştir.
  • Stresten uzak durun: Çabucak kızan insanların kalp hastalığı gelişme olasılığı diğerlerinden üç kat fazla. Çabuk kızanlar, 55 yaşından sonra kalp krizi geçirme ihtimalinin altı kat daha fazla. Ders çok basit: Mümkün olduğunca stresten uzak durun! ..
  • Düzenli cinsel yaşam:Seks, sağlıklı kalmaya yardımcı olur, bu da yaşamı uzatır. Seks, daha az stresli, daha mutlu ve daha çok dinlenmiş hissetmeni sağlar. Nisan 2004’te Amerikan Tabipler Birliği gazetesinde yayınlanan bir araştırmaya göre, düzenli bir cinsel yaşam erkeklerde prostat kanseri riskini azaltır.
  • Çok fazla uyumak hayatı kısaltabilir. Çalışmaya göre, günde sekiz saatten fazla uyuyan insanların ölüm oranı daha yüksektir. Ancak bu haber, sabahın partilerini sevmiyor. Çünkü dört saatten az uyuyanların ölüm oranı oldukça yüksektir. Uzun bir yaşam için günde en az altı saat uyumalısınız.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir